develi avukat

Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararlarına göre kasten yaralama ve kasten öldürmeye teşebbüs suçları arasındaki farklar

YARGITAY CEZA GENEL KURULLARI IŞIĞINDA KASTEN YARALAMA VE KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS SUÇLARININ FARKI VE NİTELENDİRMEDE BİRBİRİNDEN AYRILMASI

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 08.07.2008 tarih, 2008/1-88 E. ve 2008/184 K. sayılı kararında kasten yaralama suçu ile kasten öldürmeye teşebbüs suçu arasındaki ayırıcı kriterin manevi unsur farklılığına dayandığı belirtilmektedir. Failin mağduru öldürmek gibi bir kastının olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Yargıtay 1. Ceza Dairesi 20.03.2012 tarih, 2012/284 Esas ve 2012/1981 Karar sayılı dosyada öldürme kastının varlığının kabulü için gerekli şartlara yer vermiştir. Bu açıklamalar ışığında;

Ölüm neticesinin ortaya çıkmadığı hallerde failin kastının öldürmeye mi yoksa yaralamaya mı yönelik olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Çünkü kasten yaralama suçu ile kasten öldürmeye teşebbüs suçu arasındaki ayırıcı kriter manevi unsurun farklılığına dayanmaktadır. Bu konuda belirleyici olan ölçütler suçun işlenmesindeki özelliklerdir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.07.2012 tarih ve 407-262, 31.03.2009 tarih ve 24882, 08.07.2008 tarih ve 88-184 ile 30.09.2003 tarih ve 226-229 sayılı kararları ile belirlediği ölçütler çerçevesinde bir değerlendirme yapılırsa;

develi avukat

a-) Yaralamanın ağırlığı bakımından; yaralamanın ağır olması öldürme kastının varlığını göstermektedir. Mağdurun hayatının tehlikeye girmiş olup olmaması, yoğun bakımda kalma süreci, mağdurda meydana gelen yaralanma, kırıkların ağırlığı ve kalıcı bir durum olup olmadığı önemlidir.

b-)  Faili suça yönelten sebep ve husumet bakımından;  tarafların olay öncesinde aralarında yaşanan durumlar, husumet önemlidir. Asıl olan fail ile mağdur arasındaki husumetin öldürmeyi gerektirir bir husumet olup olmadığıdır.

c-) Hedef seçme olanağı bakımından; hedef seçme olanağının bulunup bulunmaması önemlidir. Hedef seçme olanağı var iken kasten öldürmeye teşebbüs, yok ise yaralama bakımından değerlendirilebilir.

d-) Hedef alınan bölgenin önem taşıyıp taşımaması bakımından; hedef alınan bölgenin hayati önem taşıyıp taşımaması esastır.

e-) Darbe sayısı bakımından; faile isnat edilebilecek kaç hamlenin söz konusu olduğu önemlidir.

f-) Olayda kullanılan vasıtanın öldürmeye elverişli olup olmadığı bakımından; örneğin tüfek öldürmeye elverişli bir vasıtadır.

g-) Failin fiiline kendiliğinden mi, yoksa engel bir nedenden dolayı mı son vermesi bakımından; fail olaya kendiliğinden son verdi ise kastı yaralamaya yönelik olarak, engeller neticesinde eyleme devam verememiş ve son vermek zorunda kalmış ise öldürme kastına yönelik değerlendirilebilir.

Tüm bu hususlar birlikte değerlendirilerek, her somut olayın kendi özellikleri de dikkate alınarak bir sonuca varılmalıdır.

Develi Avukat blog sayfamızdaki diğer makalelere de göz atmayı unutmayınız.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir